Göcek’in saklı cenneti Ahãma’nın doğayla iç içe manzarasına açılan Mezkla, İstanbul’da
doğan bir kıyı ruhunun Akdeniz’in mavi sularıyla yeniden hayat bulduğu özel bir yaşam
stili yaratıyor. Günlüklü Koyu’nun ışığını, ritmini ve dingin bolluğunu taşıyan bu sofistike
buluşma, her anı doğaya, ateşe ve denize bağlayan rafine bir deneyim yaşatıyor.
Tüm gün menüsü, taze deniz ürünlerinin canlılığı, ateşte ızgara edilen sebzelerin
hafifliği ve el yapımı hamurlar taş fırın sıcaklığıyla güne eşlik ediyor. Geleneksel
Meksika tekniklerinden ilham alan her tabak, Akdeniz’in seçkin malzemeleriyle
şekilleniyor; lezzetler derinleşiyor, şaşırtıyor ve kendiliğinden dengeleniyor. Her tabak
doğayla uyum içinde, paylaşılmak üzere sunuluyor.
Doğal dokularla şekillenen mekan, kuma, ormana ve denize ait tonları bir araya
getiriyor. Eskitme ahşap yüzeyler, toprak tonları ve doğal ışıkla bezeli alanlar hem köklü
hem özgür hissettiriyor. Sahile nazır masalarda zaman yavaşlıyor, sohbet uzuyor,
güneşin altındaki her lokma hafızaya işleniyor.
Mezkla, yaz boyunca yerli ve uluslararası sanatçıları ağırlayarak müziği Akdeniz
doğasının ritmiyle buluşturuyor. Küba esintili canlı performanslar günün enerjisini
yükseltirken, gün batımına eşlik eden DJ setleri akşama keyifli bir geçiş sunuyor. Her
gün, doğayla iç içe bu eşsiz atmosferde ses, tat ve ışık bir araya geliyor. Mezkla
Göcek’in yaklaşan etkinlikleri arasında, 16-17 Ağustos’ta Sincasa kolektifi ile Tanrı
Misafiri’nin özenle hazırlanan sofralarını buluşturduğu özel bir deneyim ve 30 Ağustos’ta
Scorpios resident DJ’i Jean Claude Ades’in performansı yer alıyor.
Maviyle yeşilin kesiştiği bu özel noktada, Mezkla yazın en unutulmaz buluşmalarına ev
sahipliği yapmayı sürdürüyor.