Parcel CEO’su Özden Çimen, 2025’te rekor seviyelere ulaşan Dubai emlak piyasasına dair değerlendirmelerde bulundu. Çimen, piyasada balon riski bulunmadığını vurgularken, Türk yatırımcıların artan ilgisine ve Dubai’nin sağladığı güvenli yatırım ortamına dikkat çekti.

Temmuz ayında Türkiye'de yerleşik kişilerin yurt dışına yaptığı gayrimenkul yatırımları yıllık bazda 2,48 milyar dolara ulaşarak, yabancı alıcıların Türkiye'de harcadığı 2,16 milyar doları geride bıraktı ve ilk olarak 2025 yılının nisan ayında yükselen iç fiyatların yatırımcı ilgisini azaltmasıyla ortaya çıkan ülkenin gayrimenkul açığını daha da derinleştirdi. 

Buna bağlı olarak Türk yatırımcıların en fazla ilgi gösterdiği Dubai emlak piyasasında 2025 yılında özellikle lüks segmentte güçlü fiyat artışları kaydedildi. Ancak bazı analizlerde 2026 için arz fazlası kaynaklı düzeltme riski dile getiriliyor. Bu tartışmaları değerlendiren Parcel CEO’su Özden Çimen, “Dubai’de balon riski söz konusu değil. Buradaki büyüme, uluslararası talep, güçlü altyapı yatırımları ve düzenli regülasyonlarla destekleniyor. Fiyatların artış hızında dönemsel dalgalanmalar yaşanabilir, ancak bu doğal piyasa hareketleri. Uzun vadeli tabloya baktığımızda, Dubai güvenli ve sürdürülebilir bir büyüme çizgisinde” dedi.

“Türk Yatırımcı Profili Değişiyor: Aileler Ön Planda”

Türkiye’den Dubai’ye yönelen yatırımcı ilgisinin son yıllarda ciddi ivme kazandığını belirten Çimen, “2025’te Türk yatırımcılar Dubai’de milyarlarca dolarlık alım gerçekleştirdi. Önceleri daha çok bireysel yatırımcılar ve kısa vadeli getiri odaklı alımlar öne çıkıyordu. Son dönemde ise ailelerin uzun vadeli oturum ve yaşam yatırımlarına yöneldiğini görüyoruz. Eğitim, güvenlik ve yaşam standartları Türk yatırımcıların kararlarında belirleyici hale geldi” ifadelerini kullandı.

“Dubai, Yatırımcıya Hukuki Güvence ve Şeffaflık Sunuyor”

Dubai’nin yabancı yatırımcılar için en önemli avantajlarından birinin güçlü yasal düzenlemeler olduğunu belirten Çimen, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Tapu işlemleri, kira düzenlemeleri ve mülkiyet hakları çok net çizilmiş durumda. Dubai’de kurallar yatırımcıyı koruyor ve bu da güven ortamı yaratıyor. Türkiye ile kıyasladığımızda, Dubai’de şeffaflık ve hukuki güvenceler daha hızlı işliyor. Bu durum yabancı yatırımcıların kendini emniyette hissetmesini sağlıyor.”

“Önümüzdeki 3–5 Yılın Tetikleyicileri: Turizm ve Altyapı”

Dubai’nin emlak piyasasının önümüzdeki dönemde de güçlü bir ivmeyle yoluna devam edeceğini vurgulayan Çimen, “3–5 yıl içinde uluslararası likidite, düşük faiz politikaları, turizmin büyümesi ve yeni altyapı projeleri en büyük tetikleyiciler olacak. Özellikle Expo sonrası kazanılan ivme, havalimanı ve liman yatırımlarıyla birlikte şehirdeki dinamizmi artırıyor” dedi.

“Riskler İçin Profesyonel Stratejiler Uygulanıyor”

Spekülatif alımlar, inşaat maliyetlerindeki artış ya da proje teslim gecikmeleri gibi içsel risklere karşı alınan önlemler hakkında da konuşan Çimen, “Dubai’de geliştiriciler ve regülasyon otoriteleri riskleri minimize etmek için sıkı denetim uyguluyor. Projelerden önce sermaye yeterlilikleri inceleniyor, escrow hesaplarıyla yatırımcıların ödemeleri güvence altına alınıyor. Bu sistem, spekülatif hareketlerin önüne geçerken yatırımcıya güven veriyor” açıklamasını yaptı.