BURCU ÜNLÜ’DEN “IŞIK VE KARANLIK”LA GÖRSEL BİR YOLCULUK
Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda sanat ve felsefe buluşuyor
Sanatçı Burcu Ünlü’nün “Işık ve Karanlık” adlı ikinci kişisel sergisi, 7-19 Mayıs 2025 tarihleri arasında İstanbul’un en özel mekânlarından biri olan Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda sanatseverlerin ziyaretine açılıyor. Küratörlüğünü Yeşim Emanetoğlu’nun üstlendiği sergi, izleyiciyi ışık ve karanlık arasındaki büyüleyici dengeyi sorgulamaya davet ediyor.
“Işığın en parlak hali, karanlığın en derininde saklıdır.” ilkesinden yola çıkan Ünlü, bu sergide sanatseverlere yaptığı konuşmada; ‘ Her birimizin bir diğerinin aynası olduğu fikrinden hareketle, resimleri aracılığıyla içsel ışığını yansıtmayı ve çoğaltmayı amaçladığını belirtti’ . Sanatçının son yıllarda yoğunlaştığı sanat üretimlerinin bir seçkisini oluşturan bu sergi, aynı zamanda onun içsel ve yaratıcı dönüşümünün de bir yansıması niteliğinde.
Serginin açılışı, geçtiğimiz akşam sanat, tasarım ve kültür ve koleksiyoner dünyasından önemli isimlerin katılımıyla gerçekleşti. Davete katılan isimler arasında; ARZU ÖZAL, BEGÜM KARAMAHMUTOĞLU, BEGÜM ÖZER, BURBU BURCUOĞLU, ÇAĞLA ŞAHİN AKSU, EDA GÜZELCİK, ELİF GİRGİN, HÜLYA ELTEMUR, ÖZLEM KESKİN, PELİN AĞAR, DENİZ GÜMÜŞ, LARA ÇİLİNGİR, SERA İRVÜL, SERAP SARI, SİNEM GÖKER, ŞENNUR GÖNÜL ve YÖNTEM SUNAR yer aldı. Tarihi dokusuyla dikkat çeken Hüsrev Kethüda Hamamı, serginin temasıyla uyumlu olarak izleyiciye hem fiziksel hem
Yağlı boya tekniğiyle çalışan ve moda tasarımı eğitiminin etkilerini eserlerindeki güçlü renk kompozisyonlarında hissettiren Ünlü, doğa olaylarından ilham aldığını sanatseverlerle ; gerçekleşen sergi açılışında paylaşmış oldu. Güneşin doğuşu ve batışı, deniz ışıltıları, gökyüzü hareketleri gibi detayların öne çıktığı eserlerde, sanatçının seyahat tutkusu da dikkat çekiyor. Farklı şehirlerin iz bırakan atmosferleri, bazı eserlerin hem içeriğine hem de ismine yön veriyor.
“Işık ve Karanlık” yalnızca bir sergi değil, aynı zamanda insan ruhunun karşıtlıklarla kurduğu dengeyi ve bu dengenin yaşamın kendisindeki yerini görsel bir dile dönüştürüyor. Sergi, karanlığın da ışığın varlık koşulu olduğunu hatırlatarak izleyicilere hem estetik hem de düşünsel bir deneyim sunmayı hedefliyor.
